
Afet Sonrası Çocuk Sağlığı
Hepimizin gündeminde aynı konu ve hepimiz içinde bulunduğumuz süreç ve hissettiğimiz duygularla başa çıkmaya çalıyoruz. Deprem, fiziki olarak gerçekleştirdiği yıkım kadar, insanımızın yaşamını yitirmesi, yaralanması ve hala kayıp olan insanların olması psikolojimiz üzerinde de büyük bir yıkıma sebep oldu. Özellikle deprem bölgesinde yaşayan ve bu afetten 1.derecede etkilenen tüm insanların psikolojileri ve olaylara verdiği tepkiler dikkatle takip edilmelidir.
Özellikle çocuklar deprem gibi doğal afetlerden yetişkinlere göre psikolojik açıdan çok daha fazla etkilenmektedir. Çocukları bu süreçte zihinsel ve fiziksel olarak güvende tutmak oldukça önemli. Bu denli yıkıcı bir afet sonrası çocuklar kaygı, korku, üzüntü, uyku bozukluğu, sinirlilik, konsantrasyon güçlüğü ve öfke patlamaları yaşayabilir. Ailelerin ve kurumların bu konuda bilinçli olmaları çok önemli.
Afetlerin psikolojik etkilerini çocuklarımızın daha hafif atlatması için bu süreçte ailelere de görevler düşüyor.
- Onlarla daha fazla zaman geçirmeye çalışın.
- Fiziksel temas kurmak sarılmak çok önemlidir.
- Çocukların gerginliklerini azaltmada oyun oynamak çok etkilidir. Onlara oyun alanları oluşturulmalı ve eşlik edilmeli.
- 8 yaş ve üzeri çocukların duygu ve düşüncelerini ifade etmelerine yardımcı olunmalı.
- Desteklendiklerinden ve güvende olduklarından emin olmaları sağlanmalı
- Çocukların da uyum kabiliyetleri olduğu unutulmamalı ve onlara başa çıkma becerileri öğretilmeli.
Deprem sonrası bedensel sağlık da oldukça önemli.
- Yaşanılan stres ve duygular bağışıklığa etki ederek hastalıklara daha kolay yakalanmamıza neden olabilir. Bu süreçte bağışıklığımızı güçlü tutmaya özen göstermeliyiz.
- Yaşadığımız bu büyük afet sonrası deprem bölgesindeki salgın hastalık ihtimali nedeniyle çocukluk çağı aşılarının önemini bir kez daha acı bir tecrübe ile görmüş olduk. Bu nedenle aşıların tamamlanması ve çocuklarımızın bu tarz hastalıklardan korunması hayati önem taşıyor.
- Yine deprem bölgesinde yaşanan hijyen sorunları nedeniyle mide-bağırsak ve solunum yolları enfeksiyonlarında artış görülmektedir. Bu tarz tehlikelerden de çocuklarımızı korumak için yoğurt, kefir gibi probiyotik içeren mayalanmış gıdalar, meyve, sebze ve bol sıvı tüketmelerine önem vermeliyiz. Özellikle D vitamini takviyesi yapılmalıdır.
- Şebeke suları içilmemeli ve yemeklerde kullanılmamalıdır.
- Enkaz kaldırma çalışmaları sırasında bu alanlarda bulunun herkesin asbest ve benzeri zararlı maddelerden en az etkilenmesi için mutlaka N-95 özelliğe sahip maske takması gerekir.