
RSV Nedir? Aşısı Var Mı?
RSV yani respiratuvar sinsisyal virüs, genellikle kış mevsiminde tüm dünyada salgınlara neden olabilen; parainfluenza virüs ailesinden olan ve solunum yollarını hedef alan bir RNA virüsüdür. RSV, bir yaşından küçük çocuklarda alt solunum yolu enfeksiyonlarının en yaygın nedenidir ve iki yaşına kadar çocuklarda görülme sıklığı oldukça fazladır. 2 yaş altı bebek ve çocuklarda bronşioilitin en sık nedeni RSV’dir. Yetişkinlerde ise hafif soğuk algınlığı bulguları oluştursa da önemli bir sağlık sorununa neden olmaz.
Enfeksiyon sonrası hastalığa karşı oluşan bağışıklığa rağmen enfeksiyonun tekrar etme ihtimali yüksektir. RSV ayrıca yaşlılarda ve bağışıklığı baskılanmış kişilerde alt solunum yolları enfeksiyonunun önemli ve genellikle tanı konamayan nedenidir.
RSV, hava yoluyla veya öksürük sonucu havada asılı kalan virüs içerikli damlacıklar yoluyla bulaşır. Damlacıkların ortamdaki eşyalara bulaşması sonucu, temas yoluyla damlacıkların ağza veya burna götürülmesi de diğer bir bulaşma yoludur.
RSV enfeksiyonunun klinik belirtileri yaşa ve kişinin bağışıklık durumuna göre değişir. İnfluenza ve COVID-19 hastalığına neden olan coronavirüs gibi diğer solunum virüslerine benzer şekilde RSV enfeksiyonunun bulguları da genellikle burun akıntısı, öksürme, hapşırma, ateş, iştahta azalma ve hışıltı içerir. Hastalığın üçüncü ile beşinci günleri arasında akciğerdeki küçük hava yollarının daralması ve mukozanın şişmesine bağlı olarak kaburgalar arasında çekilme, hışıltı ve solunum sıkıntısı belirginleşir. Beşinci günden itibaren klinik bulgular düzelmeye başlar. Öksürüğün kaybolma süresi 8-15 gün arasında değişmektedir, yani çocuklarda RSV’ye bağlı öksürüğün uzun sürebileceği bilinmelidir. Çok küçük bebeklerde huzursuzluk, hareketlerinde azalma, beslenmelerinde azalma ve solunum güçlüğü gibi bulguların biri, ya da birden fazlası ortaya çıkabilir. Büyük çocuklar ve yetişkinler genellikle tipik üst solunum yolu hastalığı bulgularına sahipken, özellikle yaşlılarda veya bağışıklığı baskılanmış kişilerde akciğer enfeksiyonu gelişebilir.
RSV enfeksiyonu tanısı, uzman bir hekim tarafından genellikle ayrıntılı bir hastalık öyküsü ile detaylı fizik muayene sonucu konabilir. Bununla beraber, tanı hakkında arada kalınan vakalarda burun salgılarından sürüntü örnekleri alınarak, hızlı tanı testi ile RSV antijeninin tespit edilmesi yoluna gidilebilir.
RSV enfeksiyonu, viral bir enfeksiyon olduğundan etkene yönelik bir antibiyotik tedavisi gerektirmez. Mevcut koşullarda RSV için geliştirilmiş özel bir tedavi bulunmamaktadır. Bu enfeksiyon tespit edildiğinde, tedavi planlamasında hastanın bulgularının giderilmesi ve kontrol altına alınması hedeflenir. RSV genellikle soğuk algınlığı veya üst solunum yolları enfeksiyon bulgularına yol açtığından, yakın takip altında hastalık birkaç günde kendiliğinden geçer. Orta ve ağır derecede hastalık varlığında hastaneye yatırılan hastalarda tedavinin ana prensipleri oksijen ve sıvı desteği sağlanmasıdır.
RSV hastaları için yapılabilecek bazı destek tedaviler de mümkündür. Bu uygulamalar hem hastalık süresini kısaltır hem de bulguları azaltır.
- Bulunduğunuz ortamın nem oranını iyi ayarlayın
- Sıvı takviyesi yapın, bol sebze ve meyve tüketmelerini sağlayın
- Sprey ya da damlalarla bebek veya çocukların burunlarını temizleyerek açık tutun
- Yüksek ateş ya da ağrı durumunda doktorunuza danışarak uygun ilaçlar kullanın
- Kendinizi ve çocukları sigara ve tütün dumanından uzak tutun
RSV’nin bulaşmasını ve dolayısıyla hastalığın gelişmesini önleyebilmek için ise;
- Eller sabunlu suyla sık sık yıkanmalıdır.
- Öksürük veya hapşırma anında ağız ve burnun kapatılması son derece önemlidir.
- Maske takmak ve kişilerle temas ederken mesafe bırakmak bulaşmayı önler. Yine bu doğrultuda, çocukları kapalı oyun alanları gibi kalabalık ortamlara mümkün olduğunca götürmemelidir.
- Havlu gibi ortak kullanılmaya elverişli eşyaların mümkün olduğunca bireysel kullanılmasına özen gösterilmelidir.
- Temasın yoğun olduğu yüzeyler sık sık dezenfekte edilmeli ve odalar sık havalandırılmalıdır.
- RSV bulaşının yoğun olduğu mevsimsel dönemlerde, mümkün oldukça çocuklar kreşlere bırakılmamalı veya buralarda geçirdikleri süre sınırlandırılmalıdır.
- Sigara kullanmaya son verilmelidir. Sigara dumanının solunması, bebeklerde RSV enfeksiyonu riskini artırır.
- Bazı risk grubunda olan bebeklere içinde RSV’ye karşı antikor içeren belli aralıklarla yapılan koruyucu iğne bulunmaktadır. Bu risk grubunda olan bebeğiniz varsa doktorunuzla konuşarak bu iğneyi yaptırabilirsiniz. Doğum yaşı 35 hafta veya daha az olan prematüre yenidoğan bebekler RSV sezonunda 6 aydan küçükse, son 6 ayda kronik akciğer hastalığı tedavisi olan ve 2 yaşından küçük olan çocuklar, ciddi doğumsal kalp hastalığı olan ve 2 yaşından küçük çocuklarda kullanılmaktadır.
- Sizinle RSV’ye karşı geliştirilen ve Ağustos 2023’te Amerika’da Gıda ve İlaç Dairesi tarafından onaylanan yeni bir aşı haberini paylaşmak istiyorum. Yakın zamanda ülkemize de gelmesini bekliyoruz.
- Son olarak hasta olan çocukların kreşe ve okula gönderilmemesi hastalığın diğer çocuklara bulaşmaması açısından önemli bir önlem olacaktır.
Hepinize ve kıymetli çocuklarımıza virüslerden uzak sağlıklı bir kış diliyorum.

